Yılmaz, Nihat Zeybekci Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen “Denizli İş Dünyası Buluşması”na katıldı.
Burada konuşan Yılmaz, orta ve uzun vadede büyüme ve enflasyon ortasında bir çelişki bulunmadığını, Türkiye tarihinde enflasyonun en düşük olduğu devirlerde büyüme suratının en yükseğe çıktığını söyledi.
Enflasyonu düşürmenin hem büyüme hem toplumsal açıdan çok değerli olduğunu belirten Yılmaz, yılın birinci altı ayında Türkiye iktisadının yüzde 3,8 büyüdüğünü bildirdi.
Milli geliri bu yıl sonunda 1,3 trilyon doları geçecek
Gelecek yıl yüzde 4 civarlarında büyüme beklediklerini belirten Yılmaz, 2026 ve 2027’de ise yüzde 4,5 ve 5 üzere bir büyümeyle dünya ortalamasının üstünde performans hedeflediklerini, ulusal gelirin de bu yıl sonunda 1,3 trilyon doları geçeceğini kestirim ettikleri söyledi.
Yıl sonu prestijiyle ihracatın 264 milyar dolara ulaşmasını öngördüklerini bildiren Yılmaz, 8 Kasım prestijiyle Kur Muhafazalı Mevduat’ın (KKM) 37,9 milyar dolara kadar düştüğünü, brüt rezervlerin ise 157,3 milyar dolara ulaştığını aktardı.
Enflasyon 4 ayda 27 puan düştü
Enflasyonun 4 ayda 27 puan düştüğünü belirten Yılmaz, “Bu eğilimin önümüzdeki devirde de devam etmesini bekliyoruz. Gelecek yılın bilhassa ortalarına, sonbahar devirlerine geldiğimizde büyük oranda artık enflasyondan bahsetmeyeceğiz.” diye konuştu.
Yılmaz, geçen yıl bütçe açığının ulusal gelire oranını yüzde 5,2 düzeyinde tutmayı başardıklarını, bu yıl ise yüzde 4,9 civarında bir sayı beklediklerini belirterek, sarsıntı harcamalarının bütçe üzerindeki tesirinin süreksiz olduğunu söz etti.
Gelecek yıl yüzde 3 civarında bir bütçe açığı öngördüklerini, sonraki yıllarda yüzde 3’ün altına giden bir bütçe açığını iddia ettiklerini aktaran Yılmaz, bu hususta Türkiye’nin tarihî ortalamalarına geri dönen bir patika izleyeceklerini lisana getirdi.
